PROF. DR. TANER GÖREN ÝLE SÖYLEÞÝ Ýstanbul Tabip Odasý baþkanlýðýna seçilen Kalp Hastalýklarý uzmaný Sayýn Prof. Dr. M. Taner Gören'i Ýstanbuldaki evinde ziyaret ederek sohbet ettik.
17 Haziran 2010 Perþembe
- Sayýn hocam, öncelikle bizi misafir etmenizden dolayý
teþekkür ederim. Türkiye’de en önemli meslek kuruluþlarýndan birinin, Ýstanbul
Tabip Odasýnýn baþkaný seçildiniz. Ayný zamanda Pazar’ýn gurur kaynaðý oldunuz.
Ben size bu seçimle ve genel olarak saðlýkla ilgili sorular sormak istiyorum.
Öncelikle bu süreci anlatýr mýsýnýz?
- Pazar'ýn gurur kaynaðý olmak, tabi ki ben de bundan çok mutluyum.
- Ben 1975 yýlýnda Týp Fakültesinden mezun oldum. Askerlik görevimi bitirdikten
sonra, 1977’de pratisyen hekim olarak SSK Eyüp Hastanesi’nde çalýþmaya baþladým.
Pratisyen hekim olarak çalýþýrken, saðlýkla ilgili pek çok sorun olduðunu fark
ettim. Bu sorunlarla ilgili benim yapabileceðim þeyler var mý sorusunu doðal
olarak sordum. Bunun için en uygun yolun Tabip Odasýna üye olup orda çalýþmak
olduðunu öðrendim ve Ýstanbul Tabip Odasý’na üye oldum. Yani 1977 yýlýndan bu
yana Tabip Odasý aktivistiyim. Daha önce bir dönem yönetim kurulu üyeliði ve iki
dönem onur kurulu üyeliði görevinde bulundum. Son olarak, merkez delegasyon
üyesi olarak bulunuyordum. Þimdi de Ýstanbul Tabip Odasý Baþkanlýðý görevini
üstlendim. Aslýnda bu çok zor bir görev, ancak, böyle bir görev teklif
edildiðinde bunu geri çevirmek mümkün deðildi. Biz Demokratik Katýlým grubu
adýyla yýllardýr seçime giriyoruz. Demokrat Katýlým grubu olaylara geniþ açýdan
bakmaya çalýþan sosyal demokrat bir grup. O nedenle yýllardýr hekim arkadaþlar
bizi destekliyorlar. Bu sefer Mayýs ayýna denk düþmesiyle oy sayýsý düþük oldu.
5 bin 30 oy kullanýldý.
- Bu düþüsün sebebi nedir?
- Bir önceki seçimde 6 bin 500 oya yakýndý. Ondan daha önceki seçimde 9
bin 500 gibi rekor oy kullanýlmýþtý. Ýstanbul Tabip Odasýnýn 25 bin üyesi var. O
sayýya bakarsak düþük bir sayý gibi gözüküyor. Ancak, seçimin yapýldýðý Mayýs
ayý, kongrelerin yoðun olduðu bir dönemdir. Bir de 9 Mayýs Tarihinin Anneler
gününe denk düþmesi sayýnýn düþük olmasýnda rol oynamýþ olabilir.
- Hocam, Çapa Týp Fakültesi mezunu muydunuz?
- Hayýr, ben Cerrahpaþa Týp Fakültesi mezunuyum. Ama uzmanlýk eðitimimi
Ýstanbul Týp Fakültesinde yaptým. Ýstanbul Týp Fakültesi, Çapa semtinde olduðu
için Halk arasýnda Çapa Týp Fakültesi olarak biliniyor Ýstanbul Týp Fakültesinde
iç hastalýklarý uzmanlýðý eðitimine 1979 da baþladým, 4 yýllýk bir eðitimdi bu
ve 1983’te iç hastalýklarý uzmaný oldum. Sonra mecburi hizmete gittim. Kurada
Giresun SSK Hastanesini çektim. Orada 3 yýl süre ile kaldým. Güzel bir çalýþma
dönemi idi, fakat içimde bir üniversite ukdesi kalmýþtý. Bir sýnav ilaný gördüm.
Samsun 19 Mayýs Üniversitesinin yardýmcý doçentlik için verdiði bir sýnav ilaný
idi bu. Sýnava girdim ve kazandým. Böylece öðretim üyeliði sürecim baþladý.
1986’da atamam yapýldý.
- Ýlk öðretim üyeliði göreviniz 19 Mayýs Üniversitesi Týp
Fakültesi o zaman ?
- Evet, orda 1986-88 arasý 2 sene çalýþtým Benim ileri ihtisas hedefim
vardý ve orda da o imkânýn olmadýðýný gördüm. Orda öðretim üyeliðini býraktým ve
düz bir uzman olarak Ýstanbul üniversitesine, eski fakülteme yani Ýstanbul Týp
Fakültesine Kardiyoloji yan dal yüksek ihtisas eðitimi için geri döndüm.
Eðitimim devam ederken dahiliye mütehassýsý idim, çalýþmalar yapýyorduk. Baktým
doçentlik sýnavýna girme imkâný var. 1991’de yayýnlarýmda yeterli olunca
doçentlik sýnavýna girdim ve 1991’de iç hastalýklarý doçenti oldum. Bir yandan
da kardiyoloji eðitimim devam ediyordu. Onun sýnavýna da daha sonra girdim.
Doçentlik sýnavý zorlu bir sýnavdý uzun süre çalýþmaya devam ettikten sonra 1996
da kardiyoloji uzmaný oldum. Böylece ikinci bir ihtisasým daha oldu. Kardiyoloji
uzmaný olunca kardiyoloji Anabilim Dalýnda çalýþmaya baþladým. O Anabilim
Dalýnda da 1998 yýlýnda Profesörlük kadrosuna atandým. 1998 yýlýndan beri de
orada profesör olarak çalýþýyorum. Öðretim üyesinin Fakültede tam gün çalýþmasý
gerektiðine inanýyorum. Bu nedenle uzun süre muayenehane açmadým. Ancak verilen
ücret yeterli olmadýðý için 2002 Yýlýnda muayenehane açmak zorunda kaldým. Þimdi
yarý zamanlý olarak çalýþýyorum.
- Ýstanbul tabip odasý en büyük odalardan biri. Odalar
üyelerin haklarýný gözetmek için kurulmuþ kuruluþlardýr. Muhakkak ki tabiplerin
de bir takým sorunlarý vardýr ki böyle bir oda kurulumuna gerek duyulmuþtur.
Tabiplerin sorunlarýný özetleyebilir misiniz ?
- Tabiplerin sorunlarý týp fakültelerinden itibaren baþlýyor. Tabipler 6
yýllýk uzun ve yorucu bir eðitimden geçiyorlar. Ülkemizde 68 týp fakültesi var.
Ýstanbul Týp Fakültesi ve Cerrahpaþa Týp Fakültesi gibi büyük fakültelere aþýrý
kontenjan verildiði için kalabalýk sýnýflarda eðitim zor oluyor. Küçük týp
fakültelerinde ise öðretim üyesi açýðý ve alt yapý eksiklikleri nedeniyle eðitim
aksýyor. Okul bittikten sonra uzmanlýk eðitimi için Týpta Uzmanlýk Sýnavý (TUS)
gibi zor bir sýnava girmek gerekiyor. Kazananlar uzmanlýk eðitimine baþlýyor;
kazanamayanlar mecburi hizmete gidiyorlar ve birinci basamak hekimi olarak görev
yapýyor. Uzmanlýk eðitimi yani asistanlýk çok zorlu bir eðitim süreci. Bu zorlu
süreç bittikten sonra yeniden mecburi hizmet var. Birinci basamak hekimliði
illerin çoðunda aile hekimliði þeklinde yürütülüyor. Bu sistem yeni getirildi.
Bize göre çok sorun getirecek olan bir sistem. Ýzliyoruz. Uzman olduktan sonra
özel veya Kamu hastanelerinde çalýþma baþlýyor. Bu alanlarda da çalýþma
koþullarý yeterli deðil. Þimdi, tamgün yasasý çýkarýldý. Henüz tam olarak
yürürlüðe girmedi ancak yürürlüðe gittiði takdirde saðlýk hizmetlerinde önemli
aksaklýklarýn olacaðýný, saðlýk hizmetinin kalitesinin düþeceðini düþünüyoruz.
- Ben bir soru sormak istiyordum ama bir kýsmýnýn cevabýný
vermiþ oldunuz aslýnda… Þöyle ki, Dr olmayan bir kiþi olarak dýþarýdan bakýnca
saðlýk hizmetlerinin gittikçe daha iyi verilmeye baþlandýðýný düþünmekteydim siz
bunlarý anlatmadan önce. Çünkü bu sistem baþlamadan önce sigortalý birinin
sigorta hastanelerinde muayene olmasý çok zordu. Çok kalabalýk ve meþakkatli
ortamda bu hizmeti almasý söz konusuydu. Devlet hastaneleri ha keza öyle. Þimdi
özel hastanelerde cüzi bir fark ödeyerek muayene olunabildiði gibi devlet
hastanelerinde de sanki daha rahat saðlýk hizmeti almak mümkün.
Sorum “saðlýktaki bu geliþmeleri nasýl görüyorsunuz” olacaktý ki doktorlarýn
tarafýndan bakýnca çok iç açýcý olmadýðý izlenimi aldým anlattýklarýnýzdan.
Hastalar açýsýndan da çok iyi deðil galiba sürecin sonucu. Bu konuda neler
diyeceksiniz?
- Evet, sizin söylediðinizi anlýyorum. Ýsteyen herkes istediði saðlýk
kurumuna baþvurabiliyor görünüþte. Devlet hastanelerine telefonla baþvuru
sistemi var. Saatlerce telefonda bekleyip yine de doðru dürüst randevu alamayan
insanlar var. Sonra oraya gittiði zaman mutlaka bir katký payý ödemesi
gerekiyor. O katký payý hastanede alýnmýyor. Eczanede ilaç alýrken tahsil
ediliyor. Bu da hasta ile eczacý arasýnda sorun yaratýyor. Özel hastanelere
gidilince yine katký payý ödeniyor; yani bütün hizmetlerde bir katký payý olayý
söz konusu. Aile hekimliði hizmetlerinde de ayni þey var. Þimdilerde bu katký
paylarý cüzi oranlarda ama zaman içerisinde bu katký paylarýnýn artacaðýný
düþünüyoruz.
Aslýnda hedeflenen þey bir sevk zincirinin olmasý. Önce aile hekimliðine git, o
seni bir yere sevk ederse oraya git gibi...
- Almanya da aile hekimliði kanalý ile gidiliyor büyük
hastanelere yanlýþ bilmiyorsam…
- Evet, orada öyle ama oradaki aile hekimliði kanalý bizdekine göre daha
iyi iþliyor, orada eðitimler veriliyor, insanlar gerçekten hak ediyorlarsa veya
hastalýklarý gerçekten gerektiriyorsa hastaneye sevk edilebiliyorlar ama bizde
burada nasýl sevk edilecek, sevk zinciri nasýl iþleyecek, tam olarak belli
deðil.
- Evet hocam, biraz da mesleðinizle ilgi sorular sorayým,
bilgilenmemiz açýsýndan. Bir çok vatandaþýmýz Kalp ameliyatý olmaktan tedirgin
oluyor. Bypass ameliyatý olmak, kalp kapaðý ameliyatý olmak gerçekten korkulacak
bir þey mi? Bu konuda bilgi verebilir misiniz?
- Kalp kapaðý hastalýklarý oldukça yaygýn, özellikle çocukluk çaðýnda
geçirilen özel bir romatizma bu hastalýða yol açýyor. Bu çocukluk çaðý
romatizmasý 5 ila 15 yaþ arasýnda en sýk görülüyor. Bu hastalýk eklemleri
tutuyor, eklemler þiþiyor ve çocuk yürüyemiyor. Bir süre sonra hastalýk
iyileþiyor ancak hastalarýn bir kýsmýnda kalp kapaðýnda kalýcý bozukluk meydana
geliyor. Kapak daralmasý ya da kapak yetersizliði dediðimiz bir durum ortaya
çýkýyor. Bozuk kapakla çalýþan kalpte bir süre sonra yetersizlik ortaya çýkýyor. Eðer bu
þekilde kalmaya devam ederse de günün birinde de akciðerler bozuluyor. Hastalar
akciðer bozukluðu aþamasýna gelmeden ameliyat edilmeleri gerekiyor. Akciðer
bozulduktan sonra, hasta ameliyat olmak istese bile artýk ameliyat þansýný da
yitirmiþ oluyor. Bunun için bu tür hastalýklarda düzenli bir Dr kontrolünde
olmak lazým. Ameliyat zamanýnýn gelip gelmediði bu kontrollerde tespit edilir.
Gereðinden önce ameliyat olmak iyi bir þey deðildir. Bu nedenle, ameliyat
önerilen hastalarýn bunu hemen kabul etmemelerini, baþka kardiyologun da fikrini
almalarýný öneririm. Gerek baypas ameliyatlarý, gerekse kapak ameliyatlarý
Ülkemizde çok baþarýlý bir þekilde yapýlýyor; eðer gerçekten gerekiyorsa, bu
ameliyatlarý korkmadan yaptýrmak gerekir.
- Sizin branþýnýzdaki bir hastalýða yakalanmamak için
vatandaþlarýmýza neler önerebilirsiniz, veya deðiþik bir söylemle uzun ve
saðlýklý yaþamak için neler yapmak gerekir ?
- Önemli bir soru. Bu gün kardiyoloji uzmanlarýnýn fikir birliðine
vardýðý bir bilgi var; uzun yaþamanýn sýrrý iki tane: bir tanesi hareket yani
idman, egzersiz; ikincisi de doðru beslenme.
Doðru beslenme nedir? Þimdilerde internet dönemindeyiz. “Nasýl saðlýklý
beslenirim” diye arama motorlarýndan birine girerseniz bu konuda bilgi veren
sayýsýz site çýkacak karþýmýza. Bir kýsmý gerçekten ciddi sitelerdir ve oradan
bir sürü bilgi alabilirsiniz.
Nedir bunun prensipleri? Özellikle sebze aðýrlýklý beslenmek gerekiyor,
konserve yiyeceklerden, þarküteri ürünlerinden (salam sosis gibi) uzak durmak;
taze sebze meyveyi tercih etmek; et ürünlerinden de balýk etini çok tercih etmek
gerekiyor. Tabii ki zaman zaman sýðýr eti de yenilebilir ama özellikle yaðlý
etlerden kaçýnmak, balýketine ve tavuk etine öncelik vermek lazým. Ayrýca karbon
hidratlý, unlu yiyecekleri olabildiðince az tüketmek gerekiyor.
Her insan günde belli bir miktar enerji almak zorundadýr ama o aldýðý enerjiyi
sarf edecek kadar da ondan biraz daha fazla hareket etmek durumundadýr. “Saðlýklý
yaþam için en az ne kadar hareket etmek lazýmdýr” diye sorarsanýz haftada en
az 4 gün ve her seferinde 45 dakika postacý yürüyüþü dediðimiz tempoda bir
yürüyüþ, en az bu kadar, bunu yapmak lazým.
Tabii ki bunun yaný sýra sigara içmemek gerekiyor. O çok önemli.
Ýçki tabii ki çok içildiði zaman zaten birçok yönden zararlýdýr. Ýçki dinimizce
de yasaklanmýþtýr ama ben hiçbir zaman içkiyi tam olarak içmeyeceksiniz
demiyorum. Onu makul miktarda içmesini söylüyorum. Fazla miktarda içildiði zaman
o da zararlý.
Kilo… Kilolu olmak çok tehlikeli. Bugün için saðlýk açýsýndan en tehlikeli þey
kilolu olmaktýr. Kilolu insanlarýn mutlaka bu kilolarýný vermeleri önemli, bunun
için beslenmeye ve harekete dikkat etmek gerekiyor. Zaman zaman Pazara
geldiðimde bakýyorum, insanlar sabahtan akþama kadar týka basa kahvehanelerde
hareketsiz oturuyorlar. O kadar güzel yerler dururken, dað, bayýr, deniz kenarý,
yeþillik gibi yerlerde yürüme imkâný varken sabahtan akþama kadar hareketsiz
oturmalarý doðrusu beni üzüyor. Keþke benim öyle bir imkâným olsa,
ayýrabileceðim zamaným olsa hiç durmam.
- Hocam yürüyüþ dediniz de ben, benim gibi kapak ameliyatý
olmuþ olanlar için bir soru sormak istiyorum. Kapak problemi olanlar veya kapak
ameliyatý olmuþ olanlara nasýl bir yürüyüþ önerirsiniz?
- Tabii kiþi kendisini bilir zaten. Nefes nefese kalmayacak derecede bir
yürüyüþü mutlaka yapmasý lazým. Çok zorlamamak gerekiyor. Belli bir mesafe
mesela 5 km. her gün normal bir yürüyüþle yürüyebilirsiniz. Kapak ameliyatý
olmuþ olmak mutlaka yürüyüþü kesmek anlamýna gelmiyor. Olabildiðince hareket
etmek gerekiyor. Zaten kendisini belli eder, fazla olunca, nefes nefese kalma
durumu ortaya çýkar ki bu olmayacak þekilde kendiniz ayarlayabilirsiniz.
Kilo konusu özellikle önemli; benim de 5 kilo kadar bir fazlam var; ben de
yürüyüþ yapmak, tenis oynamak için zaman ayýrmaya, canýmýn her istediðini yememeye çalýþýyorum. En sevdiðim yöresel yemeklerden biri muhlama;
ancak burada hiç yemiyorum. Ama 4-5 günlüðüne Pazara gittiðimde orda yiyoruz.
- Hocam bizi evinizde misafir edip, böyle bir sohbete
imkan tanýdýðýnýz için www.rizepazar.com ve sitemizin ziyaretçileri adýna çok
teþekkür ederim.
- Ben de www.rizepazar.com vasýtasýyla tüm hemþerilerime ve okuyanlara
saðlýklý yaþam diliyor, selamlarýmý iletiyorum.
Prof. Dr. Mustafa Taner Gören ’in Özgeçmiþi
Rize’nin Pazar Ýlçesi’nde, 11 Aralýk 1952’de doðdu. Ýlk ve Ortaokulu
Pazar’da bitirdi. Lise öðrenimini 1966-1969 Yýllarý arasýnda Ýstanbul Vefa
Lisesi’nde yaptý. 1969 Yýlý’nda Ýstanbul Üniversitesi Cerrahpaþa Týp
Fakültesi’ne girdi; 1975 Yýlýnda Týp Fakültesinden mezun oldu. 1975-76
Yýllarýnda yedek subay olarak 18 aylýk askerlik eðitimini tamamladý. 1977
Yýlý’nda Sosyal Sigortalar Kurumu Eyüp Hastanesi Meslek Hastalýklarý Kliniði’ne
pratisyen hekim olarak atandý. 1979 Yýlýna kadar orada çalýþtýktan sonra
uzmanlýk eðitimi giriþ sýnavýný kazanarak, 1979 Yýlý’nda Ýstanbul Üniversitesi
Ýstanbul Týp Fakültesi Ýç Hastalýklarý Kürsüsü’nde iç hastalýklarý uzmanlýðý
eðitimine baþladý. 1983 Yýlýnda bu eðitimini tamamlayarak Ýç hastalýklarý uzmaný
unvanýný aldý. Ayný yýl, kur’a çekerek, Sosyal Sigortalar Kurumu Giresun
Hastanesi’nde mecburi hizmete baþladý. Ýki yýllýk mecburi hizmetin sonunda
girdiði sýnavý kazanarak 1986 Yýlýnda Samsun On Dokuz Mayýs Üniversitesi Týp
Fakültesi’nde Ýç Hastalýklarý Anabilim Dalý’na yardýmcý doçent olarak atandý.
1988 Yýlýnda bu görevinden ayrýlarak, Ýstanbul Üniversitesi Ýstanbul Týp
Fakültesi Ýç Hastalýklarý Kürsüsü’nde kardiyoloji yüksek ihtisasý eðitimine
baþladý. Bu eðitimi devam ederken, 1991 Yýlý’nda girdiði sýnavý kazanarak Ýç
hastalýklarý doçenti unvanýný aldý. Kardiyoloji Anabilim Dalý’nda eðitimine
devam ederek 1996 Yýlýnda girdiði sýnav sonucunda kardiyoloji uzmaný oldu.
Bilimsel çalýþmalarýna devam ederek 1998 Yýlý’nda Kardiyoloji Anabilim Dalý’nda
profesörlük kadrosuna atandý. Halen ayný Anabilim Dalýnda profesör olarak
çalýþmasýný sürdürmektedir. Türk Tabipleri Birliði Ýstanbul Tabip Odasý, Türk
Kardiyoloji Derneði ve Avrupa Kardiyoloji Derneði üyesidir. Yabancý dili
Ýngilizcedir. Kadýn hastalýklarý ve doðum uzmaný Dr. Þükran Gören ile evlidir.
Hukuk Fakültesinde okuyan 1 erkek çocuk babasýdýr.
Anahtar Kelimeler :
Taner Gören
,
Kardiyolog
|
tahir hekim (19.02.2012 12:08:15) |
|
taner hocaya üslenmiş olduğu görevinde başarılar dilerim kendisi hemşeri canlısı kendisiyle tanıştım muayne oldum uzun ömür dilerim pazarımızın gururu kendisi iyiki var |
|
|
ayhan yılmaz (04.10.2011 16:15:47) |
|
hocam allah sizden razı olsun 2004 yılında kalp kapağı daralmasından bana anjü ve balon yaptınız halen bu sonuçla çok şükür devam ediyorum size teşekkür ediyorum sağlıklı uzun ömürler diliyorum eğer muayene devam ediyorsa gelmek istiyorum tel.05347094217 |
|
|
nurten tasan (22.09.2011 21:30:10) |
|
hocam esimden dolayi sizi tanidigimiza cok seviniyoruz esim ismaile geri verdiginiz saglik icin cok tesekkur ederiz sizin gibi hocalar cok nadir geliyor hastalarinizi sevmeniz onlarla bire bir her turlu ilgilemeniz biz hasta ve hasta yakini olarak cok mutlu ediyor allah sizleri basimizdan eksik etmesin tekrar tesekurler |
|
|
saim özgürbüz (06.03.2011 19:34:18) |
|
Sayın Taner Bey Hocamızı tanımıyordum.hanı derlerya adam gibi adam işta Taner Gören nedenmı? Makam nevkı ve unvan demeden alçak gönüllü mutevazi hemşeri canlısı yanına gidipte ben pazarlıyım diyenlere yardımcı olmayan yok allah selamet versın ömrü uzun olsun.bakıyorum bazı insanların yanına yaklaşamıyorsu.saygilar hocam. |
|
|
dursun köse (27.02.2011 23:12:03) |
|
saygıdeğer hocam prof.dr.taner bey,öncelikle yeni görevinizde başarılar diler.sizleri ailecek asla unutmuyoruz.unutmayacağız.17 yıl önce sağlığına kavuşturduğunuz babam (İSA KÖSE)halen sağlıklı ve sizlere her zaman dua ediyor.var olduğunuz her görevde Allah sizleri muzaffer kılsın.sağlıcakla kalın. |
|
|
Berrin Akpınar ERDOĞAN (19.01.2011 10:22:27) |
|
Sevgili Taner, ben haberi yeni okudum. Tebrik ediyorum, gurur duyuyorum. |
|
|
BÄ°ROL EYÃœPREÄ°SOÄžLU (23.11.2010 20:38:02) |
|
Taner abi,tabibler odası başkanlığında başarılı olma temennisini sunar,bir pazarlı ve akraban olarak her zaman yanında ve arkandayız seninle gurur duyuyoruz seni seviyoruz.ALLAHA emanet ol sayın abim.. |
|
|
Nevzat karademir (26.10.2010 23:39:25) |
|
geçirdiğim rahatsızlığım nedeni ile tanışma imkanı bulduğum sayın hocamın tabipler odası görevini başarı ile yürüteceğini biliyor ve kutluyorum ne rize ne pazarlıyım hocamın giresunlu hemşerisiyim.hocam yolun açık ömrün uzun olur inşallah dualarımız ailece seninle yakında görüşmek dileği ile saygılar.sevggili hocamız. |
|
|
ibrahim Acar (19.09.2010 13:11:33) |
|
Taner abi ile gurur duyuyorum.İyi bir insan,iyi bir hekim ve gerçek bir demokrat. Çalışmlarında başarılar dilerim. |
|
|
Naciye (yalınkılıç) öztürk (24.06.2010 09:53:42) |
|
Bende eşimin hastalığı nedeniy le kendileri ile tanışma fırsatı bulduğum İlçemizin yetiştirdiği nadide insan Prf.Dr. sayın Taner Gören hocamızı kutluyorum ve başarılarının devamını diliyorum. |
|
|
Aydin ISLAMOGLU (22.06.2010 19:27:06) |
|
Sayin Prf.Dr Taner abimizi görmeyeli cok uzun bir zaman olmus,Tabibler odasi baskani oldugunu su an ögrenmis bulunmaktayim,bugüne kadar üstlenmis oldugu görevleri, alninin aki ile basardiginin canli sahidiyim. O kadar insanin duasini almis,ki . böyle bir sahsiyetin basarisiz olma ihtimali yok. Allah yolunu acik etsin. |
|
|
Asiye MenteÅŸoÄŸlu (19.06.2010 14:45:42) |
|
Sayın Taner hocamı kutluyor sağlıklı mutlu yıllar diliyorum.*** |
|
|
BİROL KILIÇ . PAZAR. (18.06.2010 23:23:13) |
|
Sn Taner hocamım İstanbul tabibler odasına başkan seçilmesinden dolayı kutlar kendilerine derin saygılarımı sunarım. |
|
|
HÄ°KMET Kandemir (18.06.2010 22:08:07) |
|
Bir pazarlı olarak gurur duymaktayım .Görevinde başarilar, sağlıklı neşeli ve uzun ömür dilerim. |
|
|
ERCAN HOCOÄžLU (18.06.2010 01:59:09) |
|
Tabipler odası başkanlığı görevini üstlenmiş olmanın bende sevinç yumağı oluşturduğunu içtenlikle ifade eder,görevinde başarı temennisiyle sağlık ve multluluklar dilerim. |
|
|
osman yuksel (17.06.2010 22:20:19) |
|
bır pazarlı olarak senle gurur duyuyuyoruz.ben ınanıyorumukı işinde ve başkanlıgından başaralı olacagını tum kalbımle ınanıyorum.verdıgın hızmetlerını taktırle ızlıyorum.senle ılgılı yazmakla bıtmez ınsanın yaşamısı gerekır.bana ve alıleme yaptıklarını hiç ama hiç unutmayacagım
sana sevgı saygılarımı sunuyorum. |
|
|
Faik OÄžUZ (17.06.2010 17:37:09) |
|
Sevgili Prf.Dr.Taner Gören İlçemizin Yetiştirdiği nadide değerlerden biridir.Kendisi ile 1963-1966 Yılları arasında 'Pazar Orta Okulu'nda okumuş olmaktan,yanı onunla orta okul arkadaşı olmaktan gurur duyduğum kişiliklerden biridir.Bu vesileyle sevgili Taner hocaya sevgilerimi sunuyor,sağlıklı ve mutlu uzun ömürler diliyorum |
|
|